Hazar Coğrafyası
Hazarlar’ın işgal ettikleri saha jeopolitik bakımdan çok mühimdir. Burası: İdil, Yayık, Kuban ve Don (Ten) gibi, dört büyük nehrin mansabında, Çin- Türkistan- Karadeniz- Bizans- Önasya- İran- Harzem- Suriye- Mezopotamya- Kafkas- Şarkî Avrupa- Hazar- Skandinavya yollarının birleştiği bir saha idi.
Hazar memleketine Kama ve Orta İdil havzasından her nevi hububat, kıymetli kürkler, bal ve balmumu, kereste, Yayık boyunca cenubî Ural’dan muhtelif madenler, Çin ve Türkistan’dan ipek ve pamuklu dokuma, İran ve Bizans’tan endüstri (sanayi) mamulâtı, Slav ve Skandinavya memleketlerinden muhtelif eşya ve esir gelmekte idi.
Büyük kara ve nehir-deniz ticaret yollarının geçtiği bir yerde oturan Hazarlar erken yerleşik bir kavim oldukları gibi, devletin esas iktisadî bünyesi ticarete istinat etmeğe başlamıştır. Az bir zaman içinde büyük ticaret merkezleri-şehirleri- kurulmuştur; meselâ: İdil nehrinin mansıbındaki İtil, Şimalî Kafkasya’daki Semender ve Derbent, Yayık nehri mansıbındaki (?) Saksin, Kuban mansıbındaki Tamatarhan, Don boyundaki Sarkel (Ak-şehir) kalesi, adları malûm belli başlı Hazar şehirleridir; bunlardan başka diğer büyük ve küçük şehirler olduğu da zannedilmektedir.
Şehir hayatı süren, yani yüksek bir maddî ve manevî medeniyete sahip, ticaretle meşgul ve aynı zamanda ziraatı da ihmal etmeyen yani toprağa bağlı bir Türk kavmi, en geç M.S. VI. yüzyılda İdil’in orta ve aşağı mecrası ile şimalî Kafkasya ve Don boyunca elinde tutmakta idi.
Hazarlar’ın işgal ettikleri saha jeopolitik bakımdan çok mühimdir. Burası: İdil, Yayık, Kuban ve Don (Ten) gibi, dört büyük nehrin mansabında, Çin- Türkistan- Karadeniz- Bizans- Önasya- İran- Harzem- Suriye- Mezopotamya- Kafkas- Şarkî Avrupa- Hazar- Skandinavya yollarının birleştiği bir saha idi.
Hazar memleketine Kama ve Orta İdil havzasından her nevi hububat, kıymetli kürkler, bal ve balmumu, kereste, Yayık boyunca cenubî Ural’dan muhtelif madenler, Çin ve Türkistan’dan ipek ve pamuklu dokuma, İran ve Bizans’tan endüstri (sanayi) mamulâtı, Slav ve Skandinavya memleketlerinden muhtelif eşya ve esir gelmekte idi.
Büyük kara ve nehir-deniz ticaret yollarının geçtiği bir yerde oturan Hazarlar erken yerleşik bir kavim oldukları gibi, devletin esas iktisadî bünyesi ticarete istinat etmeğe başlamıştır. Az bir zaman içinde büyük ticaret merkezleri-şehirleri- kurulmuştur; meselâ: İdil nehrinin mansıbındaki İtil, Şimalî Kafkasya’daki Semender ve Derbent, Yayık nehri mansıbındaki (?) Saksin, Kuban mansıbındaki Tamatarhan, Don boyundaki Sarkel (Ak-şehir) kalesi, adları malûm belli başlı Hazar şehirleridir; bunlardan başka diğer büyük ve küçük şehirler olduğu da zannedilmektedir.
Şehir hayatı süren, yani yüksek bir maddî ve manevî medeniyete sahip, ticaretle meşgul ve aynı zamanda ziraatı da ihmal etmeyen yani toprağa bağlı bir Türk kavmi, en geç M.S. VI. yüzyılda İdil’in orta ve aşağı mecrası ile şimalî Kafkasya ve Don boyunca elinde tutmakta idi.